Cumhurbaşkanı Ersin Tatar kabulde yaptığı konuşmada, 18 Mart Çanakkale Zaferi’nin 109. yıl dönümünde şehitleri andıklarını belirterek, Çanakkale Zaferi sırasında Kıbrıs Türklerinin İngiliz sömürgesinde olmasına rağmen Anadolu’ya bağlılığı gösterdiğini söyledi. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün Türk milletinin bağımsızlığı uğruna verdiği mücadelenin Kıbrıs Türklerinin bağımsızlığı için verdiği mücadeleye ilham olduğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, “Kıbrıs Türkü hiçbir zaman Rum-Yunan saldırılarına karşı yılmamış, esarete asla boyun eğmemiştir” dedi. 

20 Temmuz 1974’ten sonra Mehmetçik’in adaya ayak basmasıyla Kıbrıs Türkü için yeni bir dönem başladığını ve Kıbrıs Türkü’nün bağımsızlığına kavuştuğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar, “Doğu Akdeniz’de ay yıldızlı bayrağımızın dalgalandığı bir vatan olarak tarihte yerini almıştır” dedi.  

Cumhurbaşkanı Tatar, milli davamızda bu günlere gelinmesinde  mücahitlerimizle Mehmetçiklerin kahramanlıklarının büyük katkıları olduğunun altını çizerek yaşamını yitirenleri yad etti. 

Egemen eşitlik ve eşit uluslararası statümüzün kabulü olmadan müzakere masasına oturmayacağımızı belirten Cumhurbaşkanı Tatar, bir antlaşmanın ancak iki devlet zemininde olabileceğini kaydetti. 

Devlet olarak kabul görmenin altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının verdiği mücadele sonunda kurduğumuz devletin korunmasının önemine vurgu yaptı.  Kıbrıs Türkünün özden gelen müktesep haklarının olduğunu ve kendi kendini yönetme hakkına sahip olduğunu anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkünün hak ve hukukunu korurken devletimizi güçlendirmeye devam ettiklerini söyledi. İki devlet temeline dayalı siyasete Türkiye Cumhuriyeti’nin tam destek verdiğini ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tüm dünyaya Kıbrıs Türküne yönelik yapılan haksızlıkları dile getirirken Kıbrıs Türk halkının egemen eşitlik ve eşit uluslararası statüsünün kabulü için ortaya koyduğu çabanın Kıbrıs Türkleri için büyük önem taşıdığını söyledi. 

Cumhurbaşkanı Tatar şunları kaydetti:

“Müzakere masasına oturmadan önce izolasyonların kaldırılmasını, direkt uçuşların başlamasını talep ediyoruz. Bizim devlet başkanlarıyla görüşmemizi, kurum ve kuruluşlarımızın diğer ülke kurum ve kuruluşlarıyla temaslarına karşı Rum tarafının çeşitli kısıtlama ve engellemelerinin de ortadan kaldırılmasını talep ediyoruz. Çünkü eşitlik bunu gerektirmektedir. Onun ne kadar hak ve hukuku varsa benim de o kadar vardır. Tüm bunların olması halinde egemen eşitlik ve eşit uluslararası temelinde bizi çözüme götürebilecek müzakere masasına  oturabileceğimizi söylüyoruz”.