Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 30 Ağustos Zaferi’nin 99’uncu yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törenlerde yaptığı konuşmada vurguladı: “Büyük Zafer, Türk Ulusunun esareti kabul etmeyeceğini dünyaya bir kez daha göstermiştir”
Fotoğraflar
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 30 Ağustos Zaferi’nin 99’uncu yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törenlerde yaptığı konuşmada vurguladı:
“BÜYÜK ZAFER, TÜRK ULUSUNUN ESARETİ KABUL ETMEYECEĞİNİ DÜNYAYA BİR KEZ DAHA GÖSTERMİŞTİR”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Modern Türkiye’nin kuruluşunda köşe taşlarından biri olan, Kurtuluş Savaşı’nda düşmana son büyük darbenin vurulduğu Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki 30 Ağustos Zaferi’nin 99’uncu yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törenlere katıldı.Lefkoşa Atatürk Anıtı önünde düzenlenen ilk tören saat 09.30’da başladı. Törende, protokol sırasına göre çelenkler anıta sunuldu, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekildi.
Cumhurbaşkanı Tatar, törende Anıt Özel Defteri’ni imzaladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Anıt Özel Defteri’ne şunları yazdı:
Aziz Atatürk, Türk ulusunun en büyük zaferlerinden olup, Anadolu’yu yabancı işgalinden kurtaran ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağlayan Büyük Zafer’in 99’uncu yıldönümünde bir kez daha huzurunuzdayız.
Başkomutanlığınızda, Mehmetçiğin büyük bir kahramanlık ve cesaretiyle 26 Ağustos 1922 tarihinde başlayan Büyük Taarruz, Dumlupınar’da zaferle sonuçlanırken, bu Büyük Zafer Türk ulusunun esareti kabul etmeyeceğini dünyaya bir kez daha göstermiştir.
Bu Büyük Zafer, mazlum uluslara kurtuluş mücadelelerine ışık olurken, Kıbrıs Türk halkı da bu zaferden aldığı ilham ve güçle ulusal mücadelesini sürdürmüş, kendi devletini ve vatanını yaratmıştır. Kıbrıs Türk halkı “En büyük eserim” dediğiniz Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yürümeye devam edecek, devletinden ve egemenliğinden asla vazgeçmeyecektir. Aziz hatıranız önünde saygı ve minnetle eğilirken, vatan, bağımsızlık ve özgürlük uğruna toprağa düşen tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
“DEVLETTEN VE EGEMENLİKTEN VAZGEÇİLEMEZ”
Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda düzenlenen ikinci tören saat 10.00’da gerçekleşti.
İstiklal Marşı eşliğinde bayrakların göndere çekilmesiyle başlayan tören; Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından tören birliklerinin denetlenmesi ve halkın bayramının kutlanmasıyla devam etti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 30 Ağustos Zafer Bayramı töreninde gerçekleştirdiği konuşmasında “devletten ve egemenlikten vazgeçilemeyeceğini” belirtti.
“TÜRK ULUSUNUN ESARETİ KABUL ETMEYECEĞİNİN EN BÜYÜK GÖSTERGESİ”
“Türk ulusunun en büyük zaferlerinden biri olan, Anadolu’yu yabancı işgalden kurtaran, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu sağlayan Büyük Zafer’in 99’uncu yıldönümünü büyük bir coşku ve heyecanla kutluyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Büyük Zafer’in, Türk ulusunun esareti kabul etmeyeceğinin, özgürlüğünden vazgeçmeyeceğinin, bağımsızlık sevdasının, kahramanlığının ve cesaretinin en büyük göstergesi olduğuna dikkat çekti.
Atatürk ve kahraman Mehmetçik’in Türk ulusunun kahramanlığını sergilerken azınlık ve mazlum haklara ışık tuttuğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, 30 Ağustos Zaferi’nin, o dönem İngiliz Sömürge Yönetimi’nde varlığını sürdürmeye çalışan Kıbrıs Türkü için de bir ilham kaynağı olduğunu belirtti.
“EN KARANLIK DÖNEMLERDE BÜYÜK ZAFER’DEN ALDIĞIMIZ GÜÇ VE İLHAMLA ULUSAL MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRDÜK”
“Halkımız, en karanlık dönemlerde Büyük Zafer’den aldığı güç ve ilhamla ulusal mücadelesini sürdürmüş, özgürlük ve bağımsızlıktan vazgeçmemiş, esareti kabul etmemiş, çok ağır bedeller ödeyerek kendi vatanını ve devletini yaratmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, bu zorlu mücadelede Anavatan Türkiye’nin her zaman yanımızda olduğunu, Mehmetçik ile Mücahit’in kucak kucağa bu topraklarda şehit düştüğünü ifade ederek bugün, kendi vatanımızda, kendi devletimizin çatısı altında korkusuz, başımız dik ve özgür olarak yaşıyor olmamızı, aziz şehitlerimize borçlu olduğumuza dikkat çekti.
AĞUSTOS AYININ ÖNEMİ
Ağustos ayının Türk ulusu için tarihsel önemini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “1071 Malazgirt Zaferi Anadolu’nun kapılarını Türklere açarken, 30 Ağustos Zaferi Anadolu’nun sonsuza dek Türk yurdu olacağını perçinlenmiş, 80 bin şehit verilerek kazanılan 1571 zaferi ile de Kıbrıs’ın kapıları Türklere açılmıştır, Türkler Doğu Akdeniz’e yerleşmiştir” dedi.
“BU YOLDA YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Konuşmasının devamında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hürriyet ve istiklal benim karakterimdir’ sözüne atıfta bulunarak, bu sözün Kıbrıs Türkü’nün yolunu aydınlatan ışığı ve rehberi olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu yolda yürümeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Kıbrıs Türk Halkı’nın, milli mücadele yıllarında, Türkiye’nin 1960 antlaşmalarından doğan garantörlük hakkıyla birlikte, varoluş mücadelesini sürdürerek 1974 yılına kadar direnebildiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, Mutlu Barış Harekâtı ile birlikte EOKA gibi çetelerin Kıbrıs Türk Halkı’na yönelik saldırıların püskürtülerek Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ve güvenliğe kavuştuğuna dikkat çekti.
Kıbrıs Türk halkını bu topraklarda en az Rumlar kadar hakkı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “En az onlar kadar her türlü haklara sahibiz. Bu haklarımızdan, devletimizden, egemenliğimizden, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünden ve Türk askerinden vazgeçmeyeceğiz, Rum’un boyunduruğu altına girmeyeceğiz” dedi.
“KALICI, ADİL VE YAŞAYABİLİR BİR ANLAŞMAYA GERÇEKLEŞMEYECEK FEDERASYON HAYALİ İLE DEĞİL, GERÇEKLER DİKKATE ALINARAK ULAŞILABİLİR”
Kıbrıs’ta iki ayrı devlet, iki ayrı egemen halk olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “Kalıcı, adil ve yaşayabilir bir anlaşmaya gerçekleşmeyecek federasyon hayali ile değil, bu gerçekler dikkate alınarak ulaşılabilir” diye konuşmasını sürdürdü.
Federasyon tezinin Kıbrıs Türkü için barındırdığı tehlikelerin de altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, “Rum tarafının federasyon anlayışı, Kıbrıs Türk halkını bir Rum devletine dönüşen Kıbrıs Cumhuriyeti’ne bir azınlık olarak yamalamak, Türkiye’nin garantörlüğünü kaldırmak ve Türk askerini Kıbrıs’tan uzaklaştırmaktır. Bunlar da asla kabul edilemez” diyerek, Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Anavatan Türkiye ile tam bir uyum içerisinde sürdürülen yeni siyasetin önemine dikkat çekti.
“BÜYÜK BİR MİLLET OLMANIN GURUR VE HAYSİYETİ”
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün Doğu Akdeniz’deki haklarını koruyarak, büyük bir millet olmanın gurur ve haysiyetini yaşatabilmenin gerekliliğine dikkat çekerken bölgenin en güçlü ve en büyük ülkesi Anavatan Türkiye’nin Kıbrıs Türkü’nün varlığının teminatı olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu anlamlı ve tarihi günde Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarını minnet, şükran ve saygıyla anar, tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diler, halkımızın, yüce ulusumuzun, kahraman ordumuzun, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ve Güvenlik Kuvvetleri mensuplarımızın, tüm gazilerimizin 30 Ağustos Zafer Bayramını en içten duygularımla kutlarım” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
“BÜYÜK ZAFER, TÜRK ULUSUNUN ESARETİ KABUL ETMEYECEĞİNİ DÜNYAYA BİR KEZ DAHA GÖSTERMİŞTİR”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Modern Türkiye’nin kuruluşunda köşe taşlarından biri olan, Kurtuluş Savaşı’nda düşmana son büyük darbenin vurulduğu Mustafa Kemal Atatürk önderliğindeki 30 Ağustos Zaferi’nin 99’uncu yıl dönümü nedeniyle düzenlenen törenlere katıldı.Lefkoşa Atatürk Anıtı önünde düzenlenen ilk tören saat 09.30’da başladı. Törende, protokol sırasına göre çelenkler anıta sunuldu, saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı ile bayraklar göndere çekildi.
Cumhurbaşkanı Tatar, törende Anıt Özel Defteri’ni imzaladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Anıt Özel Defteri’ne şunları yazdı:
Aziz Atatürk, Türk ulusunun en büyük zaferlerinden olup, Anadolu’yu yabancı işgalinden kurtaran ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasını sağlayan Büyük Zafer’in 99’uncu yıldönümünde bir kez daha huzurunuzdayız.
Başkomutanlığınızda, Mehmetçiğin büyük bir kahramanlık ve cesaretiyle 26 Ağustos 1922 tarihinde başlayan Büyük Taarruz, Dumlupınar’da zaferle sonuçlanırken, bu Büyük Zafer Türk ulusunun esareti kabul etmeyeceğini dünyaya bir kez daha göstermiştir.
Bu Büyük Zafer, mazlum uluslara kurtuluş mücadelelerine ışık olurken, Kıbrıs Türk halkı da bu zaferden aldığı ilham ve güçle ulusal mücadelesini sürdürmüş, kendi devletini ve vatanını yaratmıştır. Kıbrıs Türk halkı “En büyük eserim” dediğiniz Türkiye Cumhuriyeti ile birlikte yürümeye devam edecek, devletinden ve egemenliğinden asla vazgeçmeyecektir. Aziz hatıranız önünde saygı ve minnetle eğilirken, vatan, bağımsızlık ve özgürlük uğruna toprağa düşen tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diliyorum.
“DEVLETTEN VE EGEMENLİKTEN VAZGEÇİLEMEZ”
Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda düzenlenen ikinci tören saat 10.00’da gerçekleşti.
İstiklal Marşı eşliğinde bayrakların göndere çekilmesiyle başlayan tören; Cumhurbaşkanı Ersin Tatar tarafından tören birliklerinin denetlenmesi ve halkın bayramının kutlanmasıyla devam etti.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 30 Ağustos Zafer Bayramı töreninde gerçekleştirdiği konuşmasında “devletten ve egemenlikten vazgeçilemeyeceğini” belirtti.
“TÜRK ULUSUNUN ESARETİ KABUL ETMEYECEĞİNİN EN BÜYÜK GÖSTERGESİ”
“Türk ulusunun en büyük zaferlerinden biri olan, Anadolu’yu yabancı işgalden kurtaran, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu sağlayan Büyük Zafer’in 99’uncu yıldönümünü büyük bir coşku ve heyecanla kutluyoruz” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Büyük Zafer’in, Türk ulusunun esareti kabul etmeyeceğinin, özgürlüğünden vazgeçmeyeceğinin, bağımsızlık sevdasının, kahramanlığının ve cesaretinin en büyük göstergesi olduğuna dikkat çekti.
Atatürk ve kahraman Mehmetçik’in Türk ulusunun kahramanlığını sergilerken azınlık ve mazlum haklara ışık tuttuğunu kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, 30 Ağustos Zaferi’nin, o dönem İngiliz Sömürge Yönetimi’nde varlığını sürdürmeye çalışan Kıbrıs Türkü için de bir ilham kaynağı olduğunu belirtti.
“EN KARANLIK DÖNEMLERDE BÜYÜK ZAFER’DEN ALDIĞIMIZ GÜÇ VE İLHAMLA ULUSAL MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRDÜK”
“Halkımız, en karanlık dönemlerde Büyük Zafer’den aldığı güç ve ilhamla ulusal mücadelesini sürdürmüş, özgürlük ve bağımsızlıktan vazgeçmemiş, esareti kabul etmemiş, çok ağır bedeller ödeyerek kendi vatanını ve devletini yaratmıştır” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, bu zorlu mücadelede Anavatan Türkiye’nin her zaman yanımızda olduğunu, Mehmetçik ile Mücahit’in kucak kucağa bu topraklarda şehit düştüğünü ifade ederek bugün, kendi vatanımızda, kendi devletimizin çatısı altında korkusuz, başımız dik ve özgür olarak yaşıyor olmamızı, aziz şehitlerimize borçlu olduğumuza dikkat çekti.
AĞUSTOS AYININ ÖNEMİ
Ağustos ayının Türk ulusu için tarihsel önemini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “1071 Malazgirt Zaferi Anadolu’nun kapılarını Türklere açarken, 30 Ağustos Zaferi Anadolu’nun sonsuza dek Türk yurdu olacağını perçinlenmiş, 80 bin şehit verilerek kazanılan 1571 zaferi ile de Kıbrıs’ın kapıları Türklere açılmıştır, Türkler Doğu Akdeniz’e yerleşmiştir” dedi.
“BU YOLDA YÜRÜMEYE DEVAM EDECEĞİZ”
Konuşmasının devamında, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Hürriyet ve istiklal benim karakterimdir’ sözüne atıfta bulunarak, bu sözün Kıbrıs Türkü’nün yolunu aydınlatan ışığı ve rehberi olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu yolda yürümeye devam edeceğiz” diye konuştu.
Kıbrıs Türk Halkı’nın, milli mücadele yıllarında, Türkiye’nin 1960 antlaşmalarından doğan garantörlük hakkıyla birlikte, varoluş mücadelesini sürdürerek 1974 yılına kadar direnebildiğini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, Mutlu Barış Harekâtı ile birlikte EOKA gibi çetelerin Kıbrıs Türk Halkı’na yönelik saldırıların püskürtülerek Kıbrıs Türkü’nün özgürlük ve güvenliğe kavuştuğuna dikkat çekti.
Kıbrıs Türk halkını bu topraklarda en az Rumlar kadar hakkı olduğunu ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar, “En az onlar kadar her türlü haklara sahibiz. Bu haklarımızdan, devletimizden, egemenliğimizden, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünden ve Türk askerinden vazgeçmeyeceğiz, Rum’un boyunduruğu altına girmeyeceğiz” dedi.
“KALICI, ADİL VE YAŞAYABİLİR BİR ANLAŞMAYA GERÇEKLEŞMEYECEK FEDERASYON HAYALİ İLE DEĞİL, GERÇEKLER DİKKATE ALINARAK ULAŞILABİLİR”
Kıbrıs’ta iki ayrı devlet, iki ayrı egemen halk olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, “Kalıcı, adil ve yaşayabilir bir anlaşmaya gerçekleşmeyecek federasyon hayali ile değil, bu gerçekler dikkate alınarak ulaşılabilir” diye konuşmasını sürdürdü.
Federasyon tezinin Kıbrıs Türkü için barındırdığı tehlikelerin de altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, “Rum tarafının federasyon anlayışı, Kıbrıs Türk halkını bir Rum devletine dönüşen Kıbrıs Cumhuriyeti’ne bir azınlık olarak yamalamak, Türkiye’nin garantörlüğünü kaldırmak ve Türk askerini Kıbrıs’tan uzaklaştırmaktır. Bunlar da asla kabul edilemez” diyerek, Cumhurbaşkanı seçilmesinin ardından Anavatan Türkiye ile tam bir uyum içerisinde sürdürülen yeni siyasetin önemine dikkat çekti.
“BÜYÜK BİR MİLLET OLMANIN GURUR VE HAYSİYETİ”
Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkü’nün Doğu Akdeniz’deki haklarını koruyarak, büyük bir millet olmanın gurur ve haysiyetini yaşatabilmenin gerekliliğine dikkat çekerken bölgenin en güçlü ve en büyük ülkesi Anavatan Türkiye’nin Kıbrıs Türkü’nün varlığının teminatı olduğunu belirtti.
Cumhurbaşkanı Tatar, “Bu anlamlı ve tarihi günde Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile silah arkadaşlarını minnet, şükran ve saygıyla anar, tüm şehitlerimize Allah’tan rahmet diler, halkımızın, yüce ulusumuzun, kahraman ordumuzun, Kıbrıs Türk Barış Kuvvetleri ve Güvenlik Kuvvetleri mensuplarımızın, tüm gazilerimizin 30 Ağustos Zafer Bayramını en içten duygularımla kutlarım” diyerek konuşmasını sonlandırdı.