Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları kapsamında Okçular Vakfı, Yunus Emre Enstitüsü ve KKTC Okçuluk Federasyonu tarafından düzenlenen 3. Barış ve Özgürlük Kupası Uluslararası Sporcularla Sohbet etkinliğine katıldı.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, 49. yıl dönümünde Kıbrıs Barış Harekâtı'nı anmak, Türk halkının milli birlik ve beraberlik ruhunu yaşatmak ve genç kuşaklara bu ruhu aktarmak amacıyla düzenlenen etkinlikler kapsamında farklı ülkelerden uluslararası sporcuların yer aldığı 3. Barış ve Özgürlük Kupası Uluslararası Sporcularla Sohbet etkinliğine katılarak konuşma yaptı, gençlerle sohbet etti. 


Yunus Emre Enstitüsü’nde yer alan, Okçular Vakfı Başkanı Beyoğlu Belediye Başkanı Haydar Ali Yıldız ve Yunus Emre Enstitüsü Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Abdullah Kutalmış Yalçın’ın da konuşma yaptığı sohbet etkinliğinde Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, sporcuları KKTC’de ağırlamaktan dolayı duyduğu memnuniyeti ifade etti ve 3. yılında bu etkinliklere büyük gayretlerle katkı koyan herkese teşekkür etti. 

Cumhurbaşkanı Tatar sporculara hitaben yaptığı konuşmada, 350 yıl adada bulunan Osmanlı Dönemi’nden geriye pek çok eserin kaldığına işaret ederek Kıbrıs Türk halkının büyük Türk milletinin bir parçası olduğunu söyledi. Kıbrıs siyasi tarihine değinen Cumhurbaşkanı Tatar, 20 Temmuz Kıbrıs Barış Harekâtı’nın Kıbrıs Türkleri için önemli bir tarih olduğunu belirtti. Adanın Yunanistan’a bağlanması emeliyle Rumların yaptığı büyük haksızlıkları anlatan Cumhurbaşkanı Tatar,  “Ayrı, egemen ve bağımsız bir halk olarak yaşayabilmemiz için burada muazzam bir mücadele verilmiştir. Şehitler vererek ve bedeller ödeyerek 1974’e kadar direndik. Kıbrıs Barış Harekâtı ile Türk askerinin adaya çıkması sonrası yeni bir dönem başlamıştır. Gelecek sene 50. yıl dönümünü kutlayacağımız Barış Harekâtı’ndan bu yana yarım asırdır Kıbrıs Adası’nda güneyde Kıbrıs Rum Yönetimi ve kuzeyde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti şeklinde bir gerçek ortaya çıkmıştır” dedi. 

Kıbrıs’ta bir antlaşma olacaksa iki devletin iş birliğine dayalı olması gerektiğine dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk halkının kültürel zemini ile ayrı bir halk olarak kendi geleceklerini tayin etme hakkına sahip olduğunu kaydetti. 
Kıbrıs Türk halkının, Türkiye Cumhuriyeti’nin üye olmadığı Avrupa Birliği’nin üyesi yapılan Rumlarla aynı çatı altında bir ortaklığı kabul etmeyeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, Türk-Yunan dengesinin önemine vurgu yaptı. Türk askerinin adadan çekilmesinin Kıbrıs Türkleri için söz konusu olmadığına, her zaman Türkiye Cumhuriyeti ile istişare içinde olduklarını kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın tam desteğiyle artık Kıbrıs’ta iki devletin iş birliği ile bir antlaşma olabileceği siyasetini izlediklerini söyledi. Her türlü konuda iki devletin iş birliği yapmasıyla yaşam standartlarını yükseltmeyi içeren bu siyasette, Doğu Akdeniz’de bir Türk devleti olarak Türkiye ve diğer Türk devletleri ile bağlarımızı daha da güçlendirmeyi hedeflediklerini anlatan Cumhurbaşkanı Tatar, milli şuur ve değerlerin gençlere aktarılmasının önemine işaret etti. 

Spor ambargolarına değinen Cumhurbaşkanı Tatar, tüm olumsuzluklara rağmen Kıbrıs Türk gençliğinin uluslararası sporcularla bir araya gelmesi için uğraş verdiklerini söyleyerek, “Dünya ülkeleri, kurum ve kuruluşlar ve gençlerle ilişkileri geliştirerek uluslararası toplumla buluşmak bizim en büyük temennimiz ve dileğimizdir” dedi. 

Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle diğer ülkelerin kültürel etkinliklerinde yer almanın Kıbrıs Türk gençliği için büyük bir zenginlik olduğuna işaret ederek uluslararası sporcularla 3. kez ülkemizde düzenlenen turnuvanın anlam ve önemini dile getirerek teşekkür etti.