Cumhurbaşkanı Ersin Tatar; “Cumhurbaşkanı Erdoğan tarihi gerçekleri bir kez daha gözler önüne serdi”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, son gelişmeleri değerlendirirken Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın yapmış olduğu açıklamalarla tarihi gerçekleri bir kez daha gözler önüne serdiğini” belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar’ın açıklaması şöyle;
“Anavatan Cumhurbaşkanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan, yaptığı açıklamada Annan Planı ile ilgili referandum sürecinde yaşananları değerlendirirken, AB’nin referandumda ‘hayır’ diyen Rum tarafını üyeliğe aldığını, Kıbrıs Türklerine verdiği sözleri de yerine getirmediğini belirtmiştir. Kıbrıs konusunda haklılığımızı sürekli olarak vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a verdiği destekten ötürü bir kez daha şahsım ve Kıbrıs Türk halkı adına teşekkür ederim.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaptığı açıklamada tarihi gerçekleri bir kez daha gözler önüne sermiştir. Annan planı ile ilgili referandumun üzerinden 17 yıl geçmesine rağmen AB, verdiği sözlerin bir tekini bile yerine getirmedi. ‘Kıbrıs Türkleri referandumda evet derse, Kıbrıs konusu bir kez daha AB ile müzakerelerinde Türkiye’nin önüne engel olarak konulmayacak’ sözünü veren AB, bunu da yerine getirmedi ve hala daha Kıbrıs konusu Türkiye’nin önüne engel olarak konulmaktadır.
Bunların yanısıra, AB’den cesaret ve güç olan Rum Yönetimi uzlaşmaz tutumunu sürdürmekte, tehdit ve şantaja başvurmakta, ‘Türkiye Doğu Akdeniz’deki doğal gaz çalışmalarını durdursun, Türkiye’nin garantörlüğü kaldırılsın, Türk askeri Kıbrıs’tan çekilsin’ şeklinde kabul edilemez taleplerde bulunuyor. Bunları da kabul edilmesi mümkün değildir.
Anavatan Türkiye tarafından desteklenen ve uluslararası alanda büyük yankı yaratan egemen iki eşit devlete dayalı çözüm önerimizi Cenevre’de masaya koyarken, Rum-Yunan ikilisi hala daha gerçekleşmesi mümkün olmayan federal temele dayalı anlaşma hayali peşinde koşmaktadır. Yunanistan liderliği de yaptığı açıklamalarda “tek çözüm federasyon, diğer seçenekler mümkün değil” diyerek, uzlaşma zeminini dinamitlemeye çalışmaktadır.
Rum-Yunan ikilisine çağrım, Kıbrıs’ın ve bölgenin yararına olan egemen iki eşit devletin varlığına dayalı çözüm önerimize samimiyetle yaklaşması ve her türlü provokatif tutum, talep ve açıklamalardan vazgeçmesidir. AB’den de beklentimiz Kıbrıs konusunda tarafsız ve adil davranmasıdır.”