Basına kapalı gerçekleştirilen ziyaret sonrası Cumhurbaşkanı Ersin Tatar Büyükelçilik binasında basın mensupları ile bir araya gelerek Kıbrıs konusunda yaşanan son gelişmeleri aktardı.

Cumhurbaşkanı Tatar, İngiltere’nin Kıbrıs’ı ilhak ettiğini anlatarak, 37 senelik İngiliz sömürge döneminde Ada’ya olağanüstü bir Rum nüfusun aktarıldığını Türk nüfusunun da azaltıldığını aktardı.

Rum-Yunan ikilisinin Büyük Yunanistan hayali ile mücadele ettiklerini ve Kıbrıs Türklerinin ise katliama karşı direndiklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Tatar, 20 Temmuz 1974 yılında, Mutlu Barış Harekatı ile adaya barış ve huzur geldiğini hatırlattı.

Kurucu Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’ın ömrünü Kıbrıs davasına ve görüşmelerine verdiğini aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıslı Türklerin Annan Planına “evet” demesine rağmen kendilerine verilen tüm vaatlerin boşa çıktığını kaydetti.

“Rum tarafı Annan Planı’na “hayır” demelerine rağmen ne yazık ki tek taraflı olarak Avrupa Birliğine alındı” diye konuşan Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türkleri’nin Osmanlı devletinin uzantısı ve torunları olduğunu vurguladı.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs’ta federal çatıda bir anlaşmanın artık mümkün olmadığını ifade ederek, “Kıbrıs Türkü’nün günahı ve suçu nedir hala daha bu kadar haksız ambargolara maruz kalıyor, bu yapılanlar insan haklarına aykırıdır” dedi.

Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk ve Rum tarafının attığı iki imza ile Kıbrıs Cumhuriyeti’nin kurulduğunu hatırlatarak, Kıbrıs Türk Halkına büyük haksızlıklar yapıldığını dile getirdi.

Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, iki hafta önce Rum tarafını ziyaret eden Alman Cumhurbaşkanı’nı Frank Walter Steinmeier’i de eleştirdi.

Kuru gürültü ve dışardan nutuk atma ile Kıbrıs sorununun çözüme ulaşamayacağını söyleyen Cumhurbaşkanı Tatar, egemen eşit iki devletli bir çözüm modelini benimsediklerini ve bu yeni siyasetlerinin de Anavatan Türkiye tarafından desteklendiğini belirtti.

Yeni çözüm modeli ve yeni siyasetlerinin Türkiye tarafından desteklenmesinin ellerini güçlendirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, egemen eşitliğin olmadığı bir anlaşmanın buz üzerine yazı yazmaya benzeyeceğini ifade etti.

Sıfır asker ve sıfır garantörlüğün Kıbrıs Türkü’nün sonu olacağını aktaran Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askerinin adadaki varlığından asla vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi.

Federasyon defterini kapattıklarını ancak egemen eşitlik ve uluslararası eşit statünün kabulü ile egemen eşit iki devlet temeline dayanan bir anlaşma için yeni ve resmî müzakerelere başlayacaklarına işaret eden Cumhurbaşkanı Tatar, Kıbrıs Türk Halkının sesini duyurmaya ve halkı davasını böylesi platformlarda anlatmaya devam edeceklerini kaydetti.

Dünya’nın ne yazık ki mağdurun ve mazlumun yanında yer almadığını Gazze de yaşanan dramın bunun bir göstergesi olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Tatar, Anavatan Türkiye’nin garantörlüğünün bu nedenle çok önemli olduğunu belirtti.

Yakın bir gelecekte çağ dışı engelleme ve ambargoların bir an önce kalkmasını temenni eden Cumhurbaşkanı Tatar, ülke sporcularına uygulanan engellemelerin de bu yüzyılda kabul edilemez olduğunu söyledi.

Medeni Dünya’nın değerleri ile çelişen uygulamaların devam ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Tatar, ambargo ve haksız izolasyonların bir an önce kalkması gerektiğini sözlerine ekledi.