Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, KKTC’nin 39. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda düzenlenen resmigeçit törenine katıldı
“Yeni siyasetin kökleşmesi ve güçlenmesi, adadaki varlığımızın sürdürülmesi bakımından çok önemli bir kilometre taşıdır”
Fotoğraflar
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve eşi Sibel Tatar, KKTC’nin 39. kuruluş yıl dönümü dolayısıyla Dr. Fazıl Küçük Bulvarı’nda düzenlenen resmigeçit törenine katıldı.
Tören, İstiklâl Marşı'nın okunmasının ardından Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın tören birliklerini denetlemesi ve halkın bayramını kutlamasıyla başladı.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın mesajı ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın cevabi mesajının teatisinin ardından Lefke ve Erenköy'den getirilen bayraklar, Cumhurbaşkanı Tatar’a takdim edildi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nden gelen tüm heyetleri, milletvekillerini, gazileri, şehit yakınlarını ve halkı selamlayarak başladığı konuşmasında İstanbul’da İstiklâl Caddesi'nde yaşanan saldırıyı lanetleyerek hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara geçmiş olsun dileklerini iletti.
Kıbrıs Türk halkının çok acılar çektiğini, soykırımlardan geçtiğini, ancak yılmadan Beşparmaklardan Toroslara, Anavatan’a baktıklarını ve 20 Temmuz 1974 sabahı Mehmetçiğin gelmesiyle bağımsızlığa ve özgürlüğe kavuşulduğunu belirten Cumhurbaşkanı Tatar; “Kıbrıs Türk halkı, hiçbir zaman şeref ve haysiyetini, kopmaz bir parçası olduğu Türk halkı ve Türkiye Cumhuriyeti’nin soylu tarihinden gelen emanetini hiçbir zaman başkalarının ayakları altında çiğnetmemiştir, çiğnetmeyecektir. Direndik, şehitler verdik ve bedeller ödedik ama şu anda bir Türk devletine sahip olmanın mutluluğu içerisindeyiz” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, şimdi sürdürülen siyasetin temelinde kuruluş antlaşmalarında bulunan egemenlik hakkının yer aldığını ve bu egemenlik hakkının daha da güçlendirilmesi ile bugün KKTC'ye sahip olunduğunu belirtti.
15 Kasım 1983'te KKTC’nin ilanı ile Kıbrıs Türk halkının özgürlüğünü, bağımsızlığını ve egemenliğini dünyaya duyurduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Tatar, hiçbir zaman adada tek başına egemen olamayan Rum-Yunan ikilisinin bunu yapmak için adayı Yunanistan'a bağlama gayreti içinde olduğunu anımsattı.
Cumhurbaşkanı Tatar, sözlerini şöyle sürdürdü; “Yeni siyasetin kökleşmesi ve güçlenmesi, adadaki varlığımızın sürdürülmesi bakımından çok önemli bir kilometre taşıdır. Bunu tarih yazmıştır.
Çünkü egemen eşitlik, artık iki devletin iş birliği ile mümkündür. Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın BM Genel Kurulu'nda bütün dünyaya verdiği mesajla yeni siyasetimiz güç kazanmıştır.”
Türk Devletleri Teşkilatı'nda, KKTC'nin gözlemci üyeliğe kabul edilmesinin de tarihi bir adım olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar; “Türk Devletleri Teşkilatı'na gözlemci sıfatı ile başvurumuzun kabul edilmesi, tarih taşımızın üzerine bir taş daha koydu. Bunun bahtiyarlığı içerisindeyiz. Tüm Türkiye'ye yürekten teşekkür ediyorum. Bizim için uğraşıp çalıştılar. Böyle bir kazanım, KKTC'nin harcına harç katmıştır" dedi.
AB'den gelen açıklamaları kınayan Cumhurbaşkanı Tatar, AB'ye seslenerek Kıbrıs Türkü’nün bağımsız bir halk olduğunu, bedeller ödeyerek bu topraklara tutunduğunu, Annan Planı'na hayır diyen Güney Kıbrıs'ı AB’ye alarak hukuksuzluğun en büyüğünü yaptığını belirtti.
Gençlerin müsabakalardan men edilmesi ve oynanan oyunların Kıbrıs Türkü’nü pes ettiremeyeceğini de ifade eden Cumhurbaşkanı Tatar; “AB bize yakın olmak istiyorsa, politikasını gözden geçirsin. Onların gerçekleri, bizim gördüklerimizden çok farklıdır. Biz, AB ile ilişkilerimizi tekrar değerlendireceğiz. Bizim yolumuz, KKTC'nin güçlendirilmesi yoludur, bağımsız ve özgür olarak" dedi.
Maraş açılımı ile de Kıbrıs'ta yeni bir dönem başladığını anımsatan Cumhurbaşkanı Tatar, altyapının güçlenmesi için çalışıldığını vurguladı.
Cumhurbaşkanı Tatar, Türkiye Cumhuriyeti’nin de desteğiyle her türlü altyapı çalışmasının yapılacağını ve ülkenin daha da güçleneceğini belirterek pandemi sonrası KKTC’nin bambaşka bir döneme girdiğini ifade etti.
Artık Doğu Akdeniz'de yeni siyasetle hareket edileceğini, ulusal çıkar ve güvenliğin savunulmasında KKTC’nin Doğu Akdeniz'de parlayan bir yıldız olarak yoluna devam edeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Tatar, ABD'nin Güney Kıbrıs'a silah ambargosunu kaldırması konusuna da değindi.
Cumhurbaşkanı Tatar, ABD'nin Rumlara silah ambargosunu kaldırmasının, güneydeki silahlanma potansiyelini daha da artırdığını, Kıbrıs'ı tehlikeli bir noktaya taşıma girişimlerinin boşa çıkacağını, bu sürede Türk tarafının da olanlara seyirci kalmayacağını belirtti.
Güney Kıbrıs'a 1 ve 8 Temmuzda yaptığı önerileri de anımsatan Cumhurbaşkanı Tarar, bu önerilerin iyi niyetli yaklaşımlar olduğunu ancak hiçbir somut yanıt ve öneri alamadıklarını, ancak Anavatan’ın desteği ile yola devam edildiğini ve edileceğini söyledi.