“Ardahan-Topçuköy-Mersinlik-Tatlısu bölgelerinde çıkan yangın sonrası zarar gören ekolojik sistemin yeniden toparlanması adına devletimizin gerekli adımları atması konusunda kararlılıkla hareket edeceğimi belirtmek istiyorum.

Yangından sonrasını planlamak ve yangının rehabilitasyonu için yarından tezi yok ilgili tüm paydaşlarla ortak akıl ekseninde çözüm politikaları üretmek, önceliğimiz olmalıdır.
Uzmanların görüşü de alınarak bilimsel temeller ışığında hareket edilmesi, gelinen noktada zaruridir.

Yangından kurtulan yaşamın, yeniden filizlenmesine olanak sağlayarak tekrardan bölgedeki habitatın geri dönüşümünü gerçekleştirmeye yönelik ülkemizin değerli bilim insanlarının görüşü, bu noktada bizim için rehber olmalıdır.
Özellikle yangından etkilenen bölgedeki ekolojik çeşitliliğin korunmasına yönelik atılacak adımlar, canlı popülasyonunun eski haline gelmesi için devletimizin ilgili kurumlarının yapacağı planlamalar, hayati önem taşımaktadır.

Geçmişle yüzleşmeden bugünü doğru okuyamaz, geleceği sağlıklı kurgulayamayız.
Hangi siyasi görüşte olursa olsun, yüreği doğa sevgisiyle dolu vicdan sahibi her bir birey, meydana gelen yangınla kahrolmuştur. Bu sebepledir ki yangından dersler çıkarmak, sorumlu her bir yurttaş ve siyasinin en öncelikli sorumluluğudur.

Orman Dairesi’nin olumsuz tüm koşullara daha hazır ve daha aktif, koordineli ve çok daha hızlı bir çalışma mekanizmasına sahip olması için gerekli adımların atılması, personel ve teçhizat olarak güçlendirilmesi, önceliğimiz olmalıdır. Bu, halkımıza ve geleceğimiz olan evlatlarımıza bir borçtur. Hiçbir hâl ve koşulda yanan ormanların imara açılmaması, kiralanmaması ve tahsis edilmemesi için yasada gerek duyulması halinde, tadilat yapılması elzemdir.
Son zamanlarda yaşanan yangın felaketleri ile azalan orman alanlarımız, özellikle ormanların talan edilmesine yönelik cezai yaptırımın gözden geçirilmesini, denetim mekanizmasının çok daha verimli çalıştırılmasını emretmektedir. Orman varlığının korunmasını, devamlılık prensibine göre amenajman plânlarına uygun olarak işletilmesini ve orman servetimizin geliştirilmesini öngören orman politikamızın bu doğrultuda çağa uygun hale getirilmesine yönelik sorumlulukla elimden geleni yapacağıma dikkat çekmek istiyorum.
Yangın başta olmak üzere afet risklerinin azaltılmasına yönelik gerekli tedbirlere ek olarak halkımızı, uygulanacak doğru davranış biçimi hakkında bilinçlendirmek de gelinen noktada büyük önem arz etmektedir.

Yangının söndürülmesi maksadı ile günlerce aç susuz, uykusuz bir şekilde can siper hane biçimde görev alan Tarım Bakanı Dursun Oğuz’a ve personeline, KTBK Komutanı Tümgeneral Sezai Öztürk’e ve personeline, Güvenlik Kuvvetleri Komutanı (GKK) Tümgeneral Zorlu Topaloğlu’na ve personeline, Polis Genel Müdürü Ahmet Soyalan’a ve personeline, Sivil Savunma Teşkilatı Başkanı Atilla Karaca’ya ve personeline, İskele Kaymakamı Ertuğrul Toroslu’ya ve personeline, Orman Dairesi Müdürü Cemil Karzaoğlu’na ve personeline, itfaiye müdürümüz ve personeline bölgedeki belediye başkanlarına ve personellerine; muhtarlarımıza, gönüllü olarak yangın söndürme çalışmalarına katılanlara, Başbakanlık Afet ve Acil Durum Komitesi Başkanı Hüseyin Cahitoğlu ve personeline; yangın söndürenlere yakıt, içecek, yiyecek vb. bağışta bulunanlara ve dualarını bizden esirgemeyen halkımıza, devletimiz adına teşekkürlerimi sunuyorum.



Bu duygu ve düşüncelerle Cumhurbaşkanı’nız olarak yasaların bana verdiği yetki çerçevesinde, halkımızın tüm kesimleriyle yaşanan ekolojik yıkımın yaralarını sarmak için ortak akıl ve dayanışma ruhuyla çalışmak için üzerime düşeni yapmaktan asla imtina etmeyeceğim.”