Cumhurbaşkanı Tatar’ın, Yeşilırmak Direnişi ve Bütünleşme Günü mesajı; “1974 ÖNCESİNİN KARANLIK GÜNLERİNE GERİ DÖNÜLEMEZ”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, yayımladığı mesajda Yeşilırmak Direnişi’nin önemine vurgu yaparken, “devletten, egemenlikten ve özgürlükten vazgeçilemeyeceğini” bir kez daha belirtti. Cumhurbaşkanı Tatar’ın mesajı şöyle;
Yeşilırmak Direnişi ve Yeşilırmak’ın Barış Harekatı’nın tamamlanmasıyla özgür bölgeyle bütünleşmesinin 47. yıldönümündeyiz.
Yeşilırmak, ulusal mücadelemizde çok önemli bir yere sahip olurken, Kıbrıs Türk halkının Anadolu’ya açılan kapılarından ve nefes borularından biriydi. Enosis hedefli Rum saldırılarında, Erenköy bölgesi gibi Yeşilırmak bölgesi de hedef alınırken, bu saldırılara karşı büyük ve destansı bir direniş gösterildi. Yunan Alayı’ndan takviyeli Rum askeri birlikleri bu bölgeye giremedi. Bu direnişte de halkımızın evlatları toprağa düştü, şehitler verdik. 20 Temmuz Barış Harekatı’nda özgür bölgelerin dışında kalan Yeşilırmak, köy halkının ve Mücahitlerin olağanüstü mücadelesiyle özgür bölgelerle bütünleşti. Bu destansı direnişi ve toprağa düşen şehitlerimizi unutmak mümkün değildir.
Bugün, kendi vatanımızda ve kendi devletimizin çatısı altında özgür, bağımsız ve egemen bir halk olarak yaşıyorsak bunu şehitlerimize ve her zaman yanımızda olan Anavatan Türkiye’ye borçluyuz.
Aziz şehitlerimizin kanı ve canı pahasına kurulan devletimizden, egemenliğimiz ile özgürlüğümüzden asla vazgeçmeyeceğiz. 1974 yılının karanlık günlerine geri dönmeyeceğiz. Hedefimiz ve uğraşımız Kıbrıs’ın gerçeklerine dayalı olarak adil ve kalıcı bir anlaşmaya ulaşmaktır. Bunun da tek yolu, Cenevre’de ilk kez müzakere masasına koyduğumuz egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm şeklidir. Anavatan Türkiye tarafından da desteklenen bu çözüm şekli, hem Kıbrıs’ın hem de bölgenin yararına olan çözüm şeklidir ve bundan geri adım atacak değiliz.
Rum tarafına çağrım, Kıbrıs Türk halkını azınlık, kendilerini de “Kıbrıs’ın tek sahibi” olarak gören köhnemiş ve hakimiyetçi zihniyet ile uzlaşmaz tutumundan vazgeçmesi ve olumlu bir yaklaşım sergilemesidir.
Yeşilırmak Direnişi, halkımızın egemen, özgür ve bağımsız olarak yaşama istek ve azminin en önemli göstergelerinden biri olurken, bu direnişte toprağa düşen aziz şehitlerimizi rahmetle anar, gazilerimizi saygı ve minnetle selamlarım.
Yeşilırmak, ulusal mücadelemizde çok önemli bir yere sahip olurken, Kıbrıs Türk halkının Anadolu’ya açılan kapılarından ve nefes borularından biriydi. Enosis hedefli Rum saldırılarında, Erenköy bölgesi gibi Yeşilırmak bölgesi de hedef alınırken, bu saldırılara karşı büyük ve destansı bir direniş gösterildi. Yunan Alayı’ndan takviyeli Rum askeri birlikleri bu bölgeye giremedi. Bu direnişte de halkımızın evlatları toprağa düştü, şehitler verdik. 20 Temmuz Barış Harekatı’nda özgür bölgelerin dışında kalan Yeşilırmak, köy halkının ve Mücahitlerin olağanüstü mücadelesiyle özgür bölgelerle bütünleşti. Bu destansı direnişi ve toprağa düşen şehitlerimizi unutmak mümkün değildir.
Bugün, kendi vatanımızda ve kendi devletimizin çatısı altında özgür, bağımsız ve egemen bir halk olarak yaşıyorsak bunu şehitlerimize ve her zaman yanımızda olan Anavatan Türkiye’ye borçluyuz.
Aziz şehitlerimizin kanı ve canı pahasına kurulan devletimizden, egemenliğimiz ile özgürlüğümüzden asla vazgeçmeyeceğiz. 1974 yılının karanlık günlerine geri dönmeyeceğiz. Hedefimiz ve uğraşımız Kıbrıs’ın gerçeklerine dayalı olarak adil ve kalıcı bir anlaşmaya ulaşmaktır. Bunun da tek yolu, Cenevre’de ilk kez müzakere masasına koyduğumuz egemen eşit iki ayrı devletin varlığına dayalı çözüm şeklidir. Anavatan Türkiye tarafından da desteklenen bu çözüm şekli, hem Kıbrıs’ın hem de bölgenin yararına olan çözüm şeklidir ve bundan geri adım atacak değiliz.
Rum tarafına çağrım, Kıbrıs Türk halkını azınlık, kendilerini de “Kıbrıs’ın tek sahibi” olarak gören köhnemiş ve hakimiyetçi zihniyet ile uzlaşmaz tutumundan vazgeçmesi ve olumlu bir yaklaşım sergilemesidir.
Yeşilırmak Direnişi, halkımızın egemen, özgür ve bağımsız olarak yaşama istek ve azminin en önemli göstergelerinden biri olurken, bu direnişte toprağa düşen aziz şehitlerimizi rahmetle anar, gazilerimizi saygı ve minnetle selamlarım.