Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’ın 14 Mart Tıp Bayramı Mesajı:
14 Mart Tıp Bayramı’nı, son iki yıldır tüm dünyada olduğu gibi ülkemizde de salgın koşullarında kutluyoruz.
İnsan hayatını her şeyin üzerinde tutan, türlü zorluğa karşın özveri ile çalışan Tıp doktorluğu mesleğinin, üniversitedeki eğitim süreci ile başlayarak sürekli yenilenmeyi mecbur kılan, bilimsel, sosyal ve teknolojik gelişmeleri izleyerek araştırmaların merkezinde olmayı gerektiren bir meslek olduğu, tüm dünyanın içinden geçmekte olduğu Covid 19 salgını sürecinde bir kere daha gözler önüne serilmiştir.
Tıbbın amacı; insanların sağlıklı ve yaşam kalitesini artırarak mutlu bir yaşam sürmesini sağlamaktır.
Covid 19 salgını, insan sağlığının, dolayısı ile Tıbbın, hayatımızdaki büyük öneminin hatırlanmasına vesile olmuştur.
Tüm sağlık çalışanları başta olmak üzere, halkımızın, bu süreçte özveriyle ortaya koydukları sağlık mücadelesi ve dayanışma takdire şayandır.
Bilim insanlarının tanı ve tedavi amaçlı geliştirdikleri yöntemlerin uygulanmasıyla KKTC’de de pandemi mücadelesinde önemli yol kat edilmiştir.
Türk doktorları ve diğer sağlık çalışanlarının tıp bilimini yönlendiren gelişmelere kimi zaman öncülük edip kimi zaman da doğrudan büyük katkı sağladığında bu süreçte gururla şahit olduk.
Birleşmiş Milletler üyesi 193 ülke arasında 50 ülke, eş zamanlı olarak Covid 19 salgınıyla ilgili aşılanmaya başlamıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle KKTC de bu 50 ülkeyle aynı anda aşı programında yer almıştır.
Nüfusun yaklaşık yüzde 15’i aşılanan KKTC, bu oranla dünyada ilk 10 ülke arasındadır.
Sağlıklı yaşam her bireyin en temel hakkı olduğu gibi kaliteli sağlık hizmetleri günümüzde çağdaşlığın bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. Devletlerin vatandaşlarına sağlıklı ve yüksek kalitede bir yaşam sürdürebilecekleri sosyo-ekonomik ve kültürel ortam sağlaması temel hedef olmalıdır. Bu bağlamda, ülkemizde son 1 yılda, sağlık alanında yapılan global ölçekteki altyapı yatırımları, kamusal sağlığın gelecekteki teminatı niteliğindedir.
14 Mart Tıp Bayramı’nda, kendisini insanlık sağlığına adayan tüm doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımıza şahsım ve vatandaşlarım adına bir kez daha teşekkürlerimi sunarken, canımızı emanet ettiğimiz tüm sağlık çalışanlarının her daim yüreğimizde ayrı bir yere sahip olduğunu vurgulamak istiyorum.
İnsan hayatını her şeyin üzerinde tutan, türlü zorluğa karşın özveri ile çalışan Tıp doktorluğu mesleğinin, üniversitedeki eğitim süreci ile başlayarak sürekli yenilenmeyi mecbur kılan, bilimsel, sosyal ve teknolojik gelişmeleri izleyerek araştırmaların merkezinde olmayı gerektiren bir meslek olduğu, tüm dünyanın içinden geçmekte olduğu Covid 19 salgını sürecinde bir kere daha gözler önüne serilmiştir.
Tıbbın amacı; insanların sağlıklı ve yaşam kalitesini artırarak mutlu bir yaşam sürmesini sağlamaktır.
Covid 19 salgını, insan sağlığının, dolayısı ile Tıbbın, hayatımızdaki büyük öneminin hatırlanmasına vesile olmuştur.
Tüm sağlık çalışanları başta olmak üzere, halkımızın, bu süreçte özveriyle ortaya koydukları sağlık mücadelesi ve dayanışma takdire şayandır.
Bilim insanlarının tanı ve tedavi amaçlı geliştirdikleri yöntemlerin uygulanmasıyla KKTC’de de pandemi mücadelesinde önemli yol kat edilmiştir.
Türk doktorları ve diğer sağlık çalışanlarının tıp bilimini yönlendiren gelişmelere kimi zaman öncülük edip kimi zaman da doğrudan büyük katkı sağladığında bu süreçte gururla şahit olduk.
Birleşmiş Milletler üyesi 193 ülke arasında 50 ülke, eş zamanlı olarak Covid 19 salgınıyla ilgili aşılanmaya başlamıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin desteğiyle KKTC de bu 50 ülkeyle aynı anda aşı programında yer almıştır.
Nüfusun yaklaşık yüzde 15’i aşılanan KKTC, bu oranla dünyada ilk 10 ülke arasındadır.
Sağlıklı yaşam her bireyin en temel hakkı olduğu gibi kaliteli sağlık hizmetleri günümüzde çağdaşlığın bir göstergesi olarak kabul edilmektedir. Devletlerin vatandaşlarına sağlıklı ve yüksek kalitede bir yaşam sürdürebilecekleri sosyo-ekonomik ve kültürel ortam sağlaması temel hedef olmalıdır. Bu bağlamda, ülkemizde son 1 yılda, sağlık alanında yapılan global ölçekteki altyapı yatırımları, kamusal sağlığın gelecekteki teminatı niteliğindedir.
14 Mart Tıp Bayramı’nda, kendisini insanlık sağlığına adayan tüm doktorlarımız ve sağlık çalışanlarımıza şahsım ve vatandaşlarım adına bir kez daha teşekkürlerimi sunarken, canımızı emanet ettiğimiz tüm sağlık çalışanlarının her daim yüreğimizde ayrı bir yere sahip olduğunu vurgulamak istiyorum.